Çikolata Kistinin Kısırlığa Etkileri
Çikolata kisti, Uterus boşluğu dışında, rahim içini döşeyen ve adet döngüsü ile dökülen endometrial dokuların oluşması olarak tanımlanır. Olması gereken anatominin net bir şekilde bozulduğu durumlarda, çikolata kisti kısırlık yani infertilite problemlerine neden olur.
Çikolata kisti hastalığı olan kadınların yüzde 70’inde kısırlık görülür. Çikolata kisti hastalığı olan kadınların aylık olarak gebe kalma oranı yüzde 10’lara düşer. Çikolata Kistinin Kısırlığa Etkileri
Çikolata Kisti ve İnfertilite Arasındaki Bağ
Kadın anatomisindeki döngüsel hormonların etkisiyle endometrial doku her ay büyür, gelişir ve gebelik olmadığı durumlarda adet kanaması ile dökülür.
Eğer bu dökülme adetle dışarıya atılırsa; herhangi bir sorun oluşmaz ama vücut dışı yerine içeriye akarsa kronik inflamasyona neden olur.
Yapışıklık ve geri adet nedeniyle dokular arasında tutulur ve bu üreme organlarının faaliyetlerini durdurarak işlevselliklerini etkiler.
İşlevselliğin durması demek kısırlık demektir.
- İleri düzey çikolata kisti hastalarında endometrial dokular yayılır. Çevresinde ölü nedbe dokusu oluşur.
- Hastalığın hafif formu olan evre 1 ve 2’de bile fertilite etkilenir.
- Hastalığın en hafif evresinde dahi üreme organlarında meydana gelen spazmlar nedeniyle tüp yumurtayı yakalayamaz. Uterus embriyoyu reddedebilir.
- Sperm fonksiyonları, kadındaki çikolata kistinden etkilenir. Spermin, yumurtayı delme yeteneği olumsuz etkilenir.
- Bazı araştırmalar, çikolata kistine karşı kadın vücudunun antikor oluşturduğunu ve yüksek oranda kendiliğinden oluşan düşüklere yol açtığını ileri sürmektedirler.
- Çikolata kisti dış gebelik riskini önemli oranda arttırır.
- Yumurtalıklar içinde oluştuğu için yumurtlama fonksiyonunu bozar.
- 35 yaş üstü kadınlarda yumurta kalitesinin etkilenmesi daha fazla oranda olmaktadır.
- Çikolata kisti olan, 35 yaş üstü ve sigara kullanan kadınlarda bu üçlü etkenlerin birleşimi ile gebe kalamama riski yüksek orandadır. 35 yaş altı çikolata kisti hastalarında yumurtlama ve yumurta kalitesinin ileri yaş hastalara göre daha iyi olduğu gözlemlenmiştir. Bu nedenle hastalar gebe kalmak istiyorlarsa 35 yaşını geçmeden gerekli kontrol ve tedavileri yaptırmaları uzmanlarca önerilmektedir.